İlamsız İcra İle İlgili Güncel Gelişmeler


İlamsız İcra İle İlgili Güncel Gelişmeler
📘 GÜNCEL İLAMSIZ İCRA ÇALIŞMASI (2025)
I. İlamsız İcra Nedir?
İlamsız icra, mahkeme kararı (ilam) olmadan, doğrudan icra dairesine başvurularak başlatılan icra takibidir. Alacaklının herhangi bir mahkeme kararı sunmasına gerek yoktur. Borçlu, icra emrine itiraz etmezse takip kesinleşir ve hacze geçilebilir.
Hukuki dayanağı İcra ve İflas Kanunu’nun 42–83. maddeleri arasındadır.
II. İlamsız İcra Türleri
1. Genel haciz yoluyla takip:
En yaygın ilamsız takip türüdür. Belgesiz olarak yapılabilir. Borçlu, ödeme emrine 7 gün içinde itiraz etmezse takip kesinleşir.
2. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu:
Bono, çek, poliçe gibi kıymetli evraklara dayanarak yapılır. Borçlu, 5 gün içinde hem ödeme yapmalı hem de varsa itirazını icra mahkemesine sunmalıdır.
3. Kiralanan taşınmazların ilamsız tahliyesi:
Kiracıya karşı kira bedelinin ödenmemesi veya tahliye taahhüdünün yerine getirilmemesi hâlinde başvurulur. Tahliye, ödeme veya tahliye emrine rağmen gerçekleştirilmezse icra yoluyla sağlanır.
III. Güncel Yasal Değişiklikler (2023–2024)
2023’te yürürlüğe giren 7445 sayılı 7. Yargı Paketi ile icra takibi süreçleri UYAP ve e-Tebligat sistemleriyle uyumlu hâle getirildi. 2024 yılı itibarıyla ilamsız icra işlemleri büyük ölçüde dijitalleşti.
Ödeme emirleri e-Tebligat ile gönderilmekte, itiraz süresi tebligat tarihinden başlamaktadır. İtirazlar, e-Devlet ve UYAP Vatandaş Portalı üzerinden yapılabilir.
IV. Yargı Kararları ve AİHM Değerlendirmeleri
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2024 kararı, kambiyo senedinde borçlu imzası yoksa itiraz süresi geçmiş olsa dahi borçlunun menfi tespit davası açabileceğine hükmetmiştir.
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2023 kararı, ödeme emrinde açık adres bulunmazsa tebligatın geçerli sayılmayacağını belirtmiştir.
Anayasa Mahkemesi 2024 tarihli bireysel başvuru kararı, ilamsız icrada borçlunun itiraz hakkının adil yargılanma hakkının bir parçası olduğunu vurgulamıştır.
V. Uygulamada Dikkat Edilecek Güncel Hususlar
Takip başvuruları ve ödeme emirleri artık çoğunlukla e-Takip sistemiyle elektronik ortamda yapılmaktadır.
Borçlular itirazlarını fiziksel olarak icra müdürlüğüne verebileceği gibi e-Devlet üzerinden de yapabilir.
Borçlu itirazında borca, yetkiye, zamanaşımına veya imzaya ilişkin savunmalarını ileri sürebilir.
Yetki itirazı süresinde yapılmazsa kesinleşir. Tüketici işlemlerinde yetki sözleşmesi yapılamaz.
Borçlu itiraz etmezse takip kesinleşir ve alacaklı haciz talep edebilir.
İtiraz üzerine takip durur. Alacaklı, itirazın kaldırılması veya iptali için 6 ay içinde dava açmalıdır.
VI. Güncel Eleştiriler ve Öneriler
Sorunlar:
Kötü niyetli alacaklılar sahte alacaklarla takip başlatabiliyor.
Borçluya gönderilen tebligatlar her zaman fiilen ulaşmayabiliyor.
Borçlu itiraz ettiğinde takip tamamen durmakta, bu da kötüye kullanılabiliyor.
Öneriler:
Bazı takip türlerinde zorunlu arabuluculuk uygulaması değerlendirilebilir.
Borçlunun itirazına rağmen alacaklının teminatla takibe devam etmesi sağlanabilir.
Yapay zekâ ile belge denetimi yapılarak sahte takiplerin önüne geçilebilir.
VII. Sonuç
2025 yılı itibariyle ilamsız icra, dijitalleşme ve yargı reformları sayesinde daha sistemli hâle gelmiş olsa da özellikle borçlu haklarının korunması, kötüye kullanımların engellenmesi ve etkin itiraz yollarının işletilmesi bakımından dikkatle uygulanması gereken bir icra yoludur. Yargı kararları ve dijital sistemler bu sürecin şekillenmesinde belirleyici olmaktadır.
Yorumlar (0)